- İzmirliler bugünlerde Karabağlar'dan, Bozyaka'dan sonra Kızılçullu'da baharın güzel günlerini geçiriyor -
İzmir'in baharı Karabağlar'da, Bozyaka'da ve bilhassa Kızılçullu sırtlarında romancı hayallerini süsleyecek kadar cazip bir şekil alıyor. Kızılçullu, Amerikalıların Paradiso adını verdikleri bir dünya cennetidir. Bu itibarladır ki meşhur Hint mihracesi Kende İzmir'e geldiği zaman, bundan 82 sene evvel Kızılçullu'da kendisine adeta bir saray yaptırmış, eski Amerikan Koleji müesseselerini burada kurmuştu.
Amerikalıların iddialarına göre meşhur Yunan şairi İzmirli Homer, İlyada'yı Kızılçullu sırtlarında kulübesinde yazmış ve en zengin ilham kaynaklarını Kızılçullu'dan almıştı.
Baharda cumartesi ve pazar günleri on binlerce kişinin toplanıp neşeli bir hava yarattıkları Kızılçullu, hala tarihi kıymeti ile mütenasib (uygun) bir mesire yeridir. Mesela Hıdrellez gününü eski İzmirliler Kızılçullu'da kutlularlar. Kızılçullu kemerinin altında, Katildere'nin su başında otururlar. Marul ve bakla alemleri yaparak baharın yakmayan güneşinden, Kızılçullu'nun serin havasından istifade ederler.
Ta Kadifekale'den başlayarak Kızılçullu'ya kadar devam eden ekili arazide bakla ziraati adeta bir servettir. Eski İzmirliler baklayı tıpkı frenk elması gibi nadide bir meyve olarak kullanırlar. Kabuğunu atarak bakla içini tuzladıktan sonra dişleri arasında kemirirler.
Şu bahar günlerinde Katildere'nin başı, cazip bir manzara halini alıyor. Yüzlerce yavru, Katildere'nin serin suları arasında yıkanıyor veya ayaklarını suya sokarak vakit geçiriyor.
Bu güzel dereye Katildere adının verilmiş olması, hemen her sene bir kaç kurban verilmiş olmasındandır. Filhakika hemen her sene bu dereye giren yavrulardan en az iki kişi kurban verilmiştir. Yüzme bilen ya da bilmeyen çocuklar serin sular arasında oynaşırlarken, kendi tedbirsizliklerinden boğulup giderler. Hele bir defasında, 923 senesinde bu derede aynı günde 4 talebe boğulmuştu. O zamandan sonra da bu derenin adı Katildere oldu.
Katildere, şimdiki Köy Muallim Mektebi'nin çiftliği içinden geçiyor. Köy çocukları akşamları, dersten çıkınca derenin yanında oturarak hoşça vakit geçiriyorlar. Fakat idare, çocukların dereye girmelerini kati surette men ettiği için hamdolsun ki hiç bir hadise olmuyor. Köy çocukları bu cennet köşesinde suları seyretmekle ve baharın güzel havasından istifade etmekle vakit geçiriyorlar.
28 Nisan 1939, Son Posta