KIZILÇULLU SU KEMERLERİ'NE GELEN SU YOLLARI VE SU DEĞİRMENLERİ


- Kızılçullu su kemerlerine gelen su yolları -

Alman araştırmacı Georg Weber, 1900 yılında yayınladığı kitabında Buca'daki su yollarından ayrıntıyla bahsetmekte ve Kızılçullu su kemerlerine gelen su yolları hakkında da bilgiler vermektedir. Weber'e göre Kızılçullu su kemerlerine sadece Meles Çayı değil aynı zamanda Buca Ovası'ndan gelen sular da ulaşmaktadır. 

Buca ve civarındaki su yolları, Weber, 1899

Birinci su yolu günümüzde Şirinyer tren istasyonunun güneyinden, günümüzde Şirinyer Parkı'nın olduğu yerden doğan Osman Ağa kaynağıdır. Osman Ağa kaynağı, aynı zamanda o dönemde su kemerlerine de adını vermiştir. Weber kitabında su kemerlerinden Osmanağa kemerleri olarak bahsetmektedir. Osman Ağa suyu o dönemlerde bir Türk'e ait olan araziden çıkmakta ve günümüzde NATO arazisi olarak bilinen ve o dönem Ermeni Ispartalıyan ailesine ait olan yerden geçerek, üç katlı su kemerine ulaşmaktadır. Tarihçi Yaşar Ürük'e göre, Fazıl Ahmet Paşa'nın kahyası ya da vekilharcı olduğu söylenen Hacı Osman Ağa, 1656 yılında Kızılçullu'dan gelen suyu çeşmelere bağlayarak, bu suların İzmir'de akmasını sağlar. Bundan dolayı da Osmanlı Dönemi'nde ve cumhuriyetin ilk yıllarında, kaynak suyundan Osman Ağa suyu olarak bahsedilmiştir. Hacı Osman Ağa'nın bu suyun Yeşildere'den karşıya geçmesini sağlamak için aynı zamanda, Yeşildere üzerinde bir su kemeri (Vezirsuyu kemerini kastedip kastetmediği belirsiz) yaptırdığı da çeşitli kaynaklarda ifade edilmiştir. Yaşar Ürük, Osman Ağa kaynağı hakkında bir kaç bilgi daha eklemektedir. Osman Ağa suyu, Şirinyer istasyonu yakınlarında bir tarla içinden (Şirinyer Parkı'nın olduğu yer) çıkmakta, pompalama gerektirmeksizin toprak boruların (künk) içinden kendi kendine akmaktadır. O dönemde, kaynağın altında büyük bir yer akıntısı mevcuttur. Bu kaynak suyu, toprak üstünden kemer ve kanallarla kapalı olarak, Tamaşalık'a kadar gitmekte ve oradan da İzmir şehrine dağıtılmaktadır. Osman Ağa su yolu, Vezirsuyuyla birlikte 1857 ve 1917 yıllarında onarım görür. 1914 senesinde demir boru ile akıtılması projesi hazırlanır. Ne var ki, bu proje ancak 1938 yılında tamamlanır.

Kızılçullu su kemerleri, 1794-1796 yılları (Fotoğraf: Morritt Family Trusts)

Osman Ağa suyunun daha güneyinde bir kaynaktan daha bahsedilmektedir. Bu kaynak, Vezirsuyu olarak adlandırılmıştır. Osmanağa kaynağı gibi Kızılçullu'dan, Osmanağa kaynağının biraz daha güneyinden doğmaktaydı. Doğduğu kaynaktan Kızılçullu su kemerlerine ulaşmadan önce, kuzeye doğru borular ile taşındığı görülmektedir. Yaşar Ürük'e göre, Vezirsuyu, Halkapınar tesisleri kurumadan önce, İzmir'e su taşıyan en önemli iki su kaynağından bir tanesiydi. İzmir 17. yüzyıldan itibaren nüfus artışı dolayısıyla, su sıkıntısı çeker hale gelmişti. Bunun üzerine Sadrazam Fazıl Ahmet Paşa duruma el attı ve kaynağı Kızılçullu'da olan ve anısına adı verilecek olan ''vezir'' kaynağını İzmir'e getirtmek için 1674 yılında Yeşildere üzerine büyük bir su kemeri inşa ettirdi. Vezirsuyunu su kemeri aracılığıyla çayın karşısına geçirerek, kaynak suyunun İzmir'e ulaşmasını sağladı. Bu kaynak suyu üç ayrı kaynaktan sağlanmaktaymış ve şehir merkezindeki Selvili Mescit'e kadar toprak üstünden kapalı kanallarla ulaşmaktaymış. 

Su kemerlerinin muhtemelen 1930'larda çekilmiş bir fotoğrafı

Kızılçullu su kemerlerine ulaşan üçüncü ve en büyük akarsu ise Meles Çayı'dır. Meles Çayı, Kızılçullu su kemerlerine ulaşmadan en az iki adet engel ile karşılaşmakta ve Meles suyu, sağ taraftan açılan bir yolla, su değirmenlerinin olduğu kısma yönlendirilmekte ve suyu su değirmenlerinin kullanması sağlanmaktadır. Meles Çayı'nın kalan çoğunluğu ise iki katlı su kemerinin arkasındaki şelaleyi andıran yükseklikten aşağıya dökülmekte ve İzmir Körfezi'ne doğru yol almaktadır.

Son olarak şunu da eklemek gerekir ki, Kızılçullu su kemerlerinden üç katlı olanı bin yıldan daha uzun bir geçmişe sahiptir ve elimizde mevcut olan bilgiler Osmanlı Dönemi'ni kapsamaktadır. Osmanlı Dönemi'nden önceki zamanlarda Kızılçullu su kemerlerine nereden su sağlandığı konusunda tahminden öteye gidilememiştir. Bazı tarihçiler Kaynaklar ve Kozağaç yönünden de su kemerlerine su ulaştırılabilmiş olabileceğini düşünmektedir. Yine de, o dönemde nüfusun ve dolayısıyla su ihtiyacının daha az olduğu göz önüne alınırsa, su kemerlerinin Bizans Dönemi'nde de büyük ihtimalle Kızılçullu düzlüklerinden sağlandığı söylenebilir. O dönemde İzmir'de yerleşim büyük oranda Kadifekale'den ibaret durumdaydı ve çok daha uzun noktalardan suyun getirtilmiş olma ihtimali düşük gözükmektedir.

Flemenk ressam Jan Verhoeven tarafından 1956 yılında yapılmış bir Kızılçullu su kemerleri tablosu

- Kızılçullu değirmenlerinin işleyişi -

Kızılçullu su kemerlerinin sadece Roma ve Bizans döneminde değil, geçen yüzyılın başına kadar kullanıldığı Georg Weber'in araştırmaları sayesinde görülmektedir. Georg Weber, Kızılçullu su kemerlerinin çizimini yaparak, su kemerlerinin İzmir'e su taşımakta olduğunu ve su kemerlerinin yakınındaki su değirmenlerinin de sadece Meles Çayı'ndan gelen sudan değil, Kızılçullu'dan gelen suyla da beslendiğini ortaya koymaktadır.

Kızılçullu su kemerlerinin işleyişini gösteren taslak, Georg Weber, 1899

Osman Ağa suyunun günümüzde Şirinyer Parkı'nın olduğu bölgeden doğduğu ve muhtemelen borularla su kemerlerine kadar getirildikleri anlaşılmaktadır. Weber'e göre bir Türk'e ait araziden getirilen su, o zamanlar henüz yapılmamış olan Amerikan Koleji arazisinden geçirilmekte ve üç katlı Roma dönemi su kemerine ulaşmaktadır. Sanılanın aksine, o dönemde su kemerleri vasıtasıyla karşıya geçmemektedir. Zaten, ikinci su kemerinin Osmanlı Dönemi'nde yapılma sebebi, birinci kemerin işlevini yitirmiş olmasıdır. Buraya kadar gelen Osman Ağa suyu, buradan ilk olarak tepedeki su değirmenlerine ulaşmaktadır. Ardından aşağıya doğru inerek vadideki su değirmenine ulaşmaktadır. Osman Ağa suyunun bir kısmı da ikinci değirmene ulaşmadan Meles Çayı'ndan gelen su kanalına ulaşmaktadır.

Vezirsuyu olarak adlandırılan ve Kızılçullu'dan gelen ikinci kaynak ise Osmanağa kaynağının biraz altından doğmakta ve Kızılçullu-Buca demiryolu hattına paralel bir şekilde devam ettikten sonra, Meles Çayı'na ulaşmadan Yeşildere yönüne doğru yönlendirilmektedir. Yeşildere Vadisi'ne ulaştığında, burada bir veya daha fazla noktadan borular aracılığıyla karşıya geçirilmekte ve İzmir şehrine doğru yönlendirilmektedir. Vezirsuyu kaynağını, Yeşildere'deki Vezirsuyu kemerlerine su sağlayan Karapınar suyu ile karıştırmamak gerekir. Geçmişte iki suyolunun da Vezirağa su kemerleri aracılığıyla İzmir'e yönlendirildikleri bilinmektedir.

Buca yönünden gelen iki su yolu dışında Meles Çayı'ndan gelen bir yapay su yolu da dikkat çekmektedir. İki katlı Osmanlı dönemi su kemerine gelmeden yapay bir engel ile yolu bölünen Meles Çayı'nın bir kısmı, yapay su yoluna aktarılmakta ve su kemerlerinin doğu yakasındaki su değirmeni önünden geçmektedir. Burada da su çarkı tarafından kullanıldığı tahmin edilmektedir. Su, değirmenin önünden geçtikten sonra, üç katlı su kemerinin altından geçmekte ve Yeşildere'ye doğru devam etmektedir.

Kızılçullu su kemerlerinin doğu yakasında bulunan su değirmenlerinin ise kime ait olduğu bilinmemekte olup, bölgedeki yerel bir Rum'a ait olma ihtimali güçlüdür. Bölgede Rum nüfus Türkler'e göre daha fazla olmakla birlikte, Bucalı Hacıandoniyadis'in de İlyas Peygamber Manastırı yakınında bir kulesi vardır. Bunun yanı sıra, Amerikan Koleji'nin yapıldığı arazinin de öncesinde gayrimüslim Ispartalıyan ailesine ait olduğu bilinmektedir. Su değirmenleri 1780 tarihli bir haritada da mevcut olmakta ve bu da değirmenlerin çok daha eski tarihlere gittiğini düşündürtmektedir. Önceden de belirtildiği gibi, yukarıdaki su değirmeni Osman Ağa suyunu kullanmaktadır. Alttaki su değirmeni ise bir adet su çarkına sahiptir. Su çarkı, burada Meles Çayı'nın suyunu kullanmak için açılmış olan yapay kanaldan yararlanmaktadır. Alttaki su değirmeni hem Osman Ağa suyundan, hem de Meles Çayı'ndan yararlanmaktadır.

İki su kemerinin de su taşımak için 1800'lü yılların başından beri kullanılmadığı anlaşılmaktadır. İki katlı Osmanlı dönemi ikinci su kemerinin kullanımının ne zaman terkedildiğine ilişkin ise bir bilgi bulunmamaktadır.



- Ekler -Kızılçullu su kemerlerine ulaşan su yolları ve su değirmenlerinin günümüzdeki yerleri


Bu yazı atalarimizintopraklari.com tarafından oluşturulmuştur. Tüm hakları saklıdır. Bu yazının tamamı ya da bir kısmı kitap, dergi ve gazetelerde kaynak gösterilmeden kullanılamaz.



- Kaynakça -

kentyasam.com/izmirde-vezir-ve-pasa-adlari-yhbrdty-4042.html

İzmir Dergisi, 35'nci sayı, Akın Ersoy-Sarp Alatepeli 

Wasserleitungen von Smyrna, Georg Weber, 1899

Buca, Nikos Kararas, 1962